Bizi Takip Edin

GÜNCEL

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü

Yayınlandı

on

8 Mart Dünya Kadınlar Günü 3Son günlerde birçok kadının eminim benim gibi başına geliyordur cep telefonuna, mail adreslerine bankalardan kadın özel kredi, pırlantada %25 indirim mesajlar mailler geliyor yetmiyor yıllarca kadını obje görmüş kadını görsel malzeme kabul etmiş kadını değerlendirirken güzelliği ile kıyafeti ile masamızda hoş bir seda olsun şiarıyla değerlendirmiş niteliğine değil, niceliğine el atmış örgütlerin 8 Mart etkinliklerini görüyoruz.
8 MART TÜKETİM GÜNÜ DEĞİLDİR
8 MART ERK ARACI DEĞİLDİR
8 MART ANNEMDİR. 2 Oğlunu, Kocasını kaybetmiş, en son kızım dediği gelinini kaybetmiş ama Konser dönüşü evine gitme evin ters noktada gel bende kal deyip gece üşürüm diye 85 yaşında üzerimi örtmeye kalkmış ama asla acizlenmemiş, şikayet etmemiş, dirayetini kaybetmemiş annemdir
8 MART CUMARTESİ ANNELERİDİR
8 MART SOFRAMIDAKİ YERİ ÖKÜZÜMÜZDEN SONRA GELENDİR
8 MART ÖZGECANIN ANNESİDİR
8 MART ÜÇ KURUŞA ÇALIŞIP UMUDU YİTİRMEYEN DÜŞLERİNİ AYAZA ÇALANLARINDIR
8 MART EMEKTİR
8 MART İNSAN KALABİLMEKTİR

8 Martı Dünya Kadınlar Gününe indirgendiğinde kadın ister istemez kırılgan gruplar arasında yer alıyor ve ötekileştiriliyor oysa Kadın….
Alttaki şiiri Anneme Yengeme ve birlikte yürürken çok şey öğrendiğim emeğinden yüreğinden sevdasından ve kavgasından vazgeçmeyen direngen onurlu tüm emekçi kadın arkadaşlarıma yolluyorum.

Toprak öyle bitip tükenmez, /dağlar öyle uzakta,

sanki gidenler hiçbir zaman
hiçbir menzile erişemeyecekti.
Kağnılar yürüyordu yekpare meşaleden tekerlekleriyle
Ve onlar
ayın altında dönen ilk tekerlekti.
Ayın altında öküzler
başka ve çok küçük bir dünyadan gelmişler gibi
ufacık kısacıktılar
ve pırıltılar vardı hasta kırık boynuzlarında
ve ayakları altından akan
toprak,
toprak,
ve topraktı.
Gece aydınlık ve sıcak
ve kağnılarda tahta yataklarında
oyu mavi humbaralar çırılçıplaktı.
Ve kadınlar
birbirlerinden gizleyerek
bakıyorlardı ayın altında
geçmiş kafilelerden kalan öküz ve tekerlek ölülerine.
Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında
kağnıların ve hartuçların peşinde
harman yerine kehriban başlı sap çeker gibi
aynı yürek ferahlığı,
aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.
Ve onbeşlik şaraplenin çeliğinde
ince boyunlu çocuklar uyuyordu.
Ve ayın altında kağnılar
yürüyordu Akşehir üzerinden Afyon`a doğru.
Nazım Hikmet RAN

 

RANA ARIBAŞ AMAÇ İşini yapması gerektiği gibi yapan, iş disiplini olan bir insanım, işimde en iyilerden biri olarak anılmak istiyorum ,topluma katkı koymak asli hedeflerimdendir. DENEYİM 1990–1993 Petkim Yarımca Sistem Yöneticisi  IBM Mainframe sistemlerin kurumu  Bilgisayarların bakım ve planlaması  PC lerin kurulması, Novell 2.20  Firma içi eğitimler . 1993–1999 Philip Morris SABANCI Adana-Diyarbakır Bölge Sistem Yöneticisi  Tüm elektronik sistemlerin kontrolü bakımı  Tüm bilgisayarların bakım plan ve teknik desteği  Firma içi eğitimler ve alımlar. 1999–2000 Annelik nedeniyle ara veriş 2000-2002 Mercedes Benz Aksaray Sipariş Proğram Mühendisi 2002- Kalite Güvence Danışmanlığı Kurumsal Danışmanlık &Eğitim- TQM ISO 9001:2000 , 16949,HACCP, OHSAS EĞİTİMLERİ VE AKTİF UYGULANMASI ve 14001 çevre belgesi.,TÜBİTAK-TEYDEB,KIRSAL KALKINMA, GEF-UNDP, FP7, CE, AB Projeleri , SMM faaliyetleri,CE UNDP ile yürütülen gönüllülük çalışmaları ,UNDP ve KALDER ile yürütülen Türkiye geneli CE eğitimleri (3 ay) 2006- Erişim Asansör Arıza bakım müdürü ve kalite yönetim temsilciliği EĞİTİM 1985-1990 YILDIZ Teknik Üniversitesi İstanbul  Kocaeli Mühendislik Fakültesi Elektronik ve Haberleşme Bölümü  Mesleki amaçlı çeşitli seminer ve kurslar.  PLC, CNC, AS400, Novell, Windows NT, Handheld Computer, Autocad2000, FMEA,Kontrol Planları,PPAP,APQP,ERP,SAP,Kalkınma Ajansları Program Yazma Eğitimi, İş Güvenliği Eğitimi, ISO 9001:2000 eğitimi.Proje yazım eğitimi. İhracat ve dış ticaret uzmanlığı eğitimi,enerji yöneticisi eğitimi,ohsas iç tetkikçi eğitimi, asansör smm eğitimi, pcm eğitimi İLGİ ALANLARI Traking,sinema, fotograf, bilgisayarlar. DİL İngilizce : Çok iyi düzeyde Almanca : İyi düzeyde EĞİTİM TECRÜBELERİ Alınan Eğitimler * ISO 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi Genel Eğitimi * İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirme ve Derecelendirme Eğitimi * ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi Temel Eğitimi * ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Genel Eğitimi * İç Tetkik Eğitimi * Gerilla Pazarlama Eğitimi * İş Geliştirme Eğitimi * 22000 Eğitimi * NLP Eğitimi * Stratejik Yol Haritası (SHY) Hazırlama Eğitimi * MAP Eğitimi * 16949:2002 Eğitimi * Teknik Dosya Hazırlama Eğitimi * İnsan Kaynakları Yönetimi Eğitimi * Dış Ticaret Uzmanlık Eğitimi * Yapay Zeka Eğitimi * Acil Durumlar Eğitimi * Tıbbi Atıkların Yönetimi Eğitimi * PCM Eğitimi * Proje Yazım Eğitimi * Yenilenebilri Enerji Eğitimi Enerji Yöneticisi Eğitimi Verilen Eğitimler Eğitim adı İlk Yardım Eğitimi Eğitim tarihi Şubat 2004 Eğitimi düzenleyen kurum Renk Ajans Eğitim adı FMEA;PPAP,APQP Eğitimi Eğitim tarihi Aralık-Mayıs 2008 Eğitimi düzenleyen kurum Modern otomotiv Eğitim adı CE, ISO 9001:2000 Eğitimi Eğitim tarihi Eylül 2007 Eğitimi düzenleyen kurum İMER LT Eğitim adı İŞ Güvenliği Eğitimi Eğitim tarihi Haziran 2006 , Temmuz 2007, aralık 2010 Eğitimi düzenleyen kurum MBS; Renk Ajans ,Erişim Asansör Eğitim adı PCM Eğitimi Eğitim tarihi Ekim 2011 Eğitimi düzenleyen kurum Renk Ajans Eğitim adı KOSGEB’e porhe hazırlama eğitimi Eğitim tarihi Eylül 2011 Eğitimi düzenleyen kurum Huzur Otogaz Seminer adı Motibasyon, Etkili İletişim, Beden ve Renk Dili Seminer tarihi Temmuz 2006 Semineri düzenleyen kurum Motaysan BAĞIMSIZ GÖREVLENDİRMELER Görevlendiren Kurum AHİLER KALKINMA AJANSI Görev Bağımsız Değerlendirici Tarih ARALIK 2010 Görevlendiren Kurum İSTKA Görev Bağımsız Değerlendirici Tarih EKİM 2011 Görevlendiren Kurum T.C. Güney Ege Kalkınma Ajansı / İktisadi Kalkınma Mali Destek Programı Görev Bağımsız Değerlendirici Tarih Nisan 2011 PROJE TECRÜBELERİ Proje adı ve referans numarası Tarımsal sulamada Hibrid Enerji Proje fon kaynağı ve destek adı GEF/UNDP Proje tarih ve yeri Aralık 2008 Niğde Proje adı ve referans numarası Aksaray İçme Suyunun Temizlenmesi Proje fon kaynağı ve destek adı Ahiler, Kırsal Kalkınma Proje tarih ve yeri 2010 Aksaray Proje adı ve referans numarası Doğalgaz Dönüşümde teknolojik Yatırım Proje fon kaynağı ve destek adı KOSGEB Proje tarih ve yeri Temmuz 2010 Aksaray Proje adı ve referans numarası Kültürlerası Dialog Proje fon kaynağı ve destek adı MFİB Proje tarih ve yeri 2007 Aksaray Saratlı belediyesi Proje adı ve referans numarası Eski Aksaray Un Fabrikasının Sanayi Müzesine Dönüştürülmesi Proje fon kaynağı ve destek adı Ahiler Kalkınma Ajansı Proje tarih ve yeri 2011 Aksaray Proje adı ve referans numarası Renk Ajans Üretim Kapatesi Artırımı Proje fon kaynağı ve destek adı Ahiler Kalkınma Ajansı Proje tarih ve yeri 2011 Aksaray Proje adı ve referans numarası Plastik Şişedeki Ergonomik Ekolojik Yaklaşımlar Proje fon kaynağı ve destek adı TÜBİTAK TEYDEB Proje tarih ve yeri Aralık 2009 Aksaray Çeşitli danışmanlık firmalarına üretilen Ajans Projeleri,TÜBİTAK-TEYDEB AB,TKDK, KOSGEB Projeleri Doğum Yeri : Aksaray Doğum Tarihi : 29.05.1968 Adres : Minarecik Mah. Belediye Cad. Arı Apt. 16/1 68100 Aksaray tel: 0535 5122124

Okumaya devam et
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Anne ve Bebek

Sağlığına dikkat et

Sevdiklerin ve kendin için Sağlığına dikkat etmelisin

Yayınlandı

on

Fotoğraf : Sağlık için

Özel Sağlık Bilgileri

“Kendin ve Sevdiklerin için Sağlığına dikkat et”

Sizlere özel sağlık bilgileri hakkında bir takım bilgiler aktaracağız

Okumaya devam et

Genel Sağlık

Efsane Kitap ve Film Dövüş Kulübü’nden Hayatı Sorgulamanıza Sebep Olacak 25 Müthiş Alıntı

Dövüş Dövüş Kulübü Filminde efsane sahneler var

Yayınlandı

on

Film Dövüş Kulübü görsel

unnamedGüçlü kalemiyle tüm dünyada ün kazanmış olan yazar Chuck Palahniuk’ten tüketim kültürüne, hırs ve üstünlük duygusuna, güzellik idealine ve iş dünyasına ağır bir eleştiri olan Dövüş Kulübü, birçok kişi tarafından baş rollerini Brad Pitt ve Edward Norton’un oynadığı film ile biliniyor. İster kitabının, ister filminin bir hayranı olun, bu eserde bulunan bazı sözler insanın boğazına düğümleniyor ve yaşadığı anlamsız hayatı sorgulamasına sebep olarak her şeyden kaçıp uzaklara gitme isteği uyandırıyor.

1. Her gün işe gidiyorsun. Akşamları erken uyuyorsun. Ve bunun karşılığında aldığın tek şey koltuk takımı. Gerçekten acınası bir durumdasın.

Her gün işe gidiyorsun. Akşamları erken uyuyorsun. Ve bunun karşılığında aldığın tek şey koltuk takımı. Gerçekten acınası bir durumdasın.
2. Ancak her şeyini kaybettikten sonra gerçekten özgür olabilirsin.

Ancak her şeyini kaybettikten sonra gerçekten özgür olabilirsin.
Tyler diyor ki, ben henüz dibe vurmaya yaklaşmamışım bile. Ve eğer sonuna kadar düşmezsem, kurtulmam olanaksızmış. İsa çarmıha gerilerek yapmış bunu. Sadece para, mülkiyet ve bilgiden vazgeçmen yeterli değil, diyor Tyler. Bu bir hafta sonu tatili değil. Bu işi böyle yarım yamalak yapamazsın artık.
Seminerde miyiz?
“Daha dibe vurmadan çözülürsen,” diyor Tyler, “asla sonuna kadar götüremezsin.”
Ancak felaketten sonra yeniden doğabilirmişiz.
“Ancak her şeyini kaybettikten sonra,” diyor Tyler, “gerçekten özgür olabilirsin.

3. Dövüş bittiğinde hiçbir şey çözülmemişti, ama zaten hiçbir şeyin önemi yoktu.

Dövüş bittiğinde hiçbir şey çözülmemişti, ama zaten hiçbir şeyin önemi yoktu.
Tyler bana bir garsonluk işi buluyor, sonra ağzıma bir silah sokmuş ve diyor ki, sonsuza kadar yaşamak istiyorsan, ilk adım olarak ölmek zorundasın.

4. “Geri dönüştürme, sürat limitleri, hepsi palavra,” dedi Tyler. “Ölüm döşeğinde sigarayı bırakmaya benziyor bunlar.”

“Geri dönüştürme, sürat limitleri, hepsi palavra,” dedi Tyler. “Ölüm döşeğinde sigarayı bırakmaya benziyor bunlar.”
5. İnsan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya; aslında insanı öldüren de hep sevdiğidir.

İnsan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya; aslında insanı öldüren de hep sevdiğidir.
6. Bir zamanlar sahip olduğun şeyler gün gelir senin sahibin olur.

Bir zamanlar sahip olduğun şeyler gün gelir senin sahibin olur.
Yuva yapma iç güdülerine tutsak düşen tek ben değildim… Hepimizde Johanneshov markalı koltuktan var, yeşil çizgili Strinne deseniyle kaplı… Hepimizde Rislampa/Har markalı aynı kağıt lambadan var… Benimki artık bir konfeti… Çelik üstüne çinko kaplama Vild marka ayaklı saaatim. Tanrım ona sahip olmasam ölürüm…
Mobilya satın alırsınız. Kendinize dersiniz ki, bu hayatım boyunca ihtiyaç duyacağım son kanepe. Kanepeyi alırsınız ve sonraki birkaç yıl boyunca, hangi işiniz ters giderse gitsin, en azından kanepe sorununuzu çözmüş olduğunuzu bilirsiniz. Sonra aradığınız tabak takımı. Sonra hayallerinizdeki yatak. Perdeler. Halılar.
Sonra o güzel yuvanızda kısılıp kalırsınız. Bir zamanlar sahip olduğun şeyler gün gelir senin sahibin olur.

7. “Yirmi dört yaşındayken,” diyor Marla, “ne kadar hızlı düşebileceğin konusunda hiçbir fikrin yoktur, ama ben hızlı öğreniyordum.”

“Yirmi dört yaşındayken,” diyor Marla, “ne kadar hızlı düşebileceğin konusunda hiçbir fikrin yoktur, ama ben hızlı öğreniyordum.”
8. İnsanlar ölmekte olduğunuzu sanarlarsa, bütün dikkatlerini size veriyorlardı. Bugün sizi son kez görüyor olmaları gibi bir ihtimal varsa, sizi gerçekten görüyorlardı.

İnsanlar ölmekte olduğunuzu sanarlarsa, bütün dikkatlerini size veriyorlardı. Bugün sizi son kez görüyor olmaları gibi bir ihtimal varsa, sizi gerçekten görüyorlardı.
9. Hayatta hiçbir zaman sahip olamayacağım yağmur ormanlarını yakmak istiyordum. Uzaya klorofluorokarbon gazları pompalayıp ozon tabakasında koca koca delikler açmak istiyordum.

Hayatta hiçbir zaman sahip olamayacağım yağmur ormanlarını yakmak istiyordum. Uzaya klorofluorokarbon gazları pompalayıp ozon tabakasında koca koca delikler açmak istiyordum.
Dev tankerlerin boşaltma vanalarını açmak, açık denizlerdeki petrol kuyularının kapaklarını kaldırmak istiyordum. Yemeye paramın yetmediği bütün balıkları öldürmek, asla göremeyeceğim Fransız kumsallarını kirletmek istiyordum.

Bütün dünyanın dibe vurmasını istiyordum.

10. Kendini çok zorlama, güzel şeyler onları hiç beklemediğin anlarda olur.

Kendini çok zorlama, güzel şeyler onları hiç beklemediğin anlarda olur.
11. Hiçbir şey durağan değil. Mona Lisa bile dağılıyor. Her şey parçalanıp dağılıyor.

Hiçbir şey durağan değil. Mona Lisa bile dağılıyor. Her şey parçalanıp dağılıyor.
Dövüş kulübünden beri, ağzımdaki dişlerin yarısını ileri geri oynatabiliyorum.
Belki de kendini geliştirmek aranan cevap değildir.
Tyler babasını hiç tanımamış,
Belki de cevap, kendine zarar vermektir.

12. Tek bir an: Hayatta kusursuzluktan en çok bunu bekleyebilirdiniz.

Tek bir an: Hayatta kusursuzluktan en çok bunu bekleyebilirdiniz.
13. “Eğer ne istediğini bilmezsen.” diyor kapıcı, “bir bakarsın istemediğin bir sürü şeyin olmuş.”

“Eğer ne istediğini bilmezsen.” diyor kapıcı, “bir bakarsın istemediğin bir sürü şeyin olmuş.”
“Bugünkü gençlerin çoğu etrafa hava basma derdinde.” diyor kapıcı. “Çok fazla para harcıyorlar.”

“Bugünkü gençlerin çoğu ne istediklerini bilmiyor.”

“Bu gençler var ya, bütün dünya onların olsun istiyorlar.”

14. Bir gün öleceğinden kormak yerine, işe bu gerçeği kabullenerek başlayabilirsin.

Bir gün öleceğinden kormak yerine, işe bu gerçeği kabullenerek başlayabilirsin.
15. Diğer projektör görevi devralır. Film devam eder… Seyircinin hiç bir şeyden haberi yoktur…

Diğer projektör görevi devralır. Film devam eder… Seyircinin hiç bir şeyden haberi yoktur…
Çift projektörle film gösteren o eski sinemalarda, bir böbinin bitmesi ile öbürünün başlaması arasındaki boşluğu seyirciler fark etmesin diye, makinistin her saniye orada olup iki projektör arasında mekik dokuması gerekir. Tepede perdenin sağ üst köşesinde beliren beyaz noktaları beklersiniz. Meslekte bunlara “sigara yanığı” denir. İlk beyaz nokta, bitişe iki dakika kaldığını gösterir. İkinci projektörü başlatırsın ki, zamanı geldiğinde hızını almış olsun. İkinci beyaz nokta, beş saniye uyarısıdır. Gerilim artmıştır. İki projektörün arasında durmaktasındır ve makinist odası zenon lambasının ışığından hamam gibi ısınmıştır… İki elinle de birer kolu kavramış olarak iki projektörün arasında durur ve perdenin köşesine bakarsın. İkinci nokta görülüp kaybolur. Beşe kadar sayarsın. Projektörlerden birinin merceğini kapatırsın. Aynı anda, diğer projektörün mercek kapağını açarsın. Diğer projektör görevi devralır. Film devam eder… Seyircinin hiç bir şeyden haberi yoktur…

16. Bütün dünyevi mülklerinizden ve arabanızdan vazgeçip şehrin zehirli atık semtindeki kiralık bir eve yerleşin.

Bütün dünyevi mülklerinizden ve arabanızdan vazgeçip şehrin zehirli atık semtindeki kiralık bir eve yerleşin.
17. Uyanırsın ve hiçbir yerdesindir.

Uyanırsın ve hiçbir yerdesindir.
O bir dakika için çok uğraşmanız gerekiyordu ama bir dakikalık kusursuzluk, harcadığınız çabaya değerdi. Tek bir an. Hayatta kusursuzluktan en çok bunu bekleyebilirdiniz.

Uyanırsın ve uyanmış olmanız yeterlidir.

18. Hepimizin televizyondan öğrendiği eski bir Çin geleneğine göre…

Hepimizin televizyondan öğrendiği eski bir Çin geleneğine göre…
Tyler artık sonsuza kadar Marla’dan sorumlu olacak, çünkü Tyler Marla’nın hayatını kurtardı.

19. Bu senin hayatın ve anbean sona eriyor.

Bu senin hayatın ve anbean sona eriyor.
Hepimizin çaresizlik içinde öleceği, insan bedenlerinin uçağın gövdesinde sıkışıp kalacağı o anı düşünmek uykusuzluğuma ilaç gibi geliyordu, üstümü dayanılmaz bir uyku çöküyordu.

Başka bir yerde, başka bir zamanda uyanabilseydim, başka bir insan olarak uyanabilir miydim?

20. Dövüş kulübüne bir kez gittiniz mi, artık televizyonda futbol seyretmek, muhteşem bir seks yapma fırsatınız varken oturup porno seyretmeye benzer.

Dövüş kulübüne bir kez gittiniz mi, artık televizyonda futbol seyretmek, muhteşem bir seks yapma fırsatınız varken oturup porno seyretmeye benzer.
21. Özgürlük, bütün umutlarımızı kaybetmek anlamına geliyordu.

Özgürlük, bütün umutlarımızı kaybetmek anlamına geliyordu.
Sonra unutuluşun içinde kayboldum, o karanlık, sessiz ve kusursuz boşlukta.

22. Sevdiğiniz herkesin size sırt çevireceğini ya da öleceğini fark ettiğiniz zaman ağlamak kolaydır.

Sevdiğiniz herkesin size sırt çevireceğini ya da öleceğini fark ettiğiniz zaman ağlamak kolaydır.
Zaman aralığını yeterince uzun tutarsanız, herkesin hayatta kalma şansı sıfıra düşer.

23. O sarmalayıcı karanlıkta, başka birinin kolları arasına hapsolmuşken, hayatta elde edeceğiniz her şeyin sonunda çöpe gideceğini anladığınız zaman ağlamak çok kolaydır.

O sarmalayıcı karanlıkta, başka birinin kolları arasına hapsolmuşken, hayatta elde edeceğiniz her şeyin sonunda çöpe gideceğini anladığınız zaman ağlamak çok kolaydır.
Hayatta sizi gururlandırmış ne varsa hepsi çöpe gidecek. Ve ben içeride kaybolmuş durumdayım.

24. Neyi neden yaptığını bilmiyor, sonra da ölüp gidiyorsun.

Neyi neden yaptığını bilmiyor, sonra da ölüp gidiyorsun.
Bulutlu bir gün, bu kadar yüksekte bile. Burası dünyanın en yüksek binası ve bu yükseklikte hava her zaman soğuk. Bu yükseklikte etraf o kadar sessiz ki, insan kendini o uzay maymunlarından biri sanıyor. Sana öğrettikleri küçük görevi yerini getiriyorsun.
Bir kolu çek.
Bir düğmeye bas.
Neyi neden yaptığını bilmiyor, sonra da ölüp gidiyorsun.

25. Hiçbir zaman tamamlanmış olmayayım, ne olur!

Hiçbir zaman tamamlanmış olmayayım, ne olur!
Hiçbir zaman halimden memnun olmayayım. Hiçbir zaman kusursuz olmayayım. Kurtar beni Tyler, kusursuz ve tamamlanmış olmaktan kurtar beni!

Okumaya devam et

GÜNCEL

Yitik Kuşlar Filmi: Tüm Son Sesini Duyamayacağımız Seslere

Yayınlandı

on

090417.png-c_300_300_x-f_jpg-q_x-xxyxxAren Perdeci ve Ela Akyamaç  iki genç sinemacı. Sinemaya olan büyük sevdalarını ilk filmleri olan Yitik Kuşlara ilmek ilmek işlemişler.

İlk filmler genelde hep şüphe uyandırır ama bu sıcacık bir film ki bu yazının ilk başında hemen bunu belirtmek gerekiyor.

Ama bu filmin elbette bir diğer önemli olan konusu 1915 yılına dair göndermeler yapması. 1915 Ermeni Tehciri’ne dair öncesinde yapılan 2 film daha var. Bunlardan ilki Fatih Akın’ın kendi sinema diliyle çektiği Cut-Kesik ve hemen akabinde Özcan Alper’in çektiği Rüzgarın Hatıraları.

Bu iki film, 2 farklı yerden konuya bakarken Aren Perdeci Ermeni ve erkek bakış açısıyla, Ela Akyamaç kadın ve  Türk bakış açısıyla filme bakmışlar ve ortaya harika bir iş çıkmış.

Bir ilk film bu kadar naif, bu kadar güzel, bu kadar samimi olabilir. İçten bir film. Söylemek istediklerini öyle güzel bir yerden söylüyor ki, insan empati yapmakta zorlanmıyor.

1915 yılında yaşananları siyasal söyleme dönüştürmeden ama en gerçekçi biçimde yansıyor ve de  duygu sömürüsü yapmıyor.

Bu filmi izlemek için illa Ermeni olmanıza gerek yok çünkü bir sinema filmi ve sinema dili, müzikleri, Aksaray ve Kapadokya görüntüleri olağanüstü.

Lakin Sizin aileniz de göç etmek zorunda kalmışsa o dönemde, sizin de ailenizden birileri isim değiştirmek zorunda kalmışsa, sizin de tanıdıklarınız evlerini bırakıp göçmüş ve sonra döndüklerinde o evlerde yaşayan başkalarını bulmuşlar ve siz gözlerindeki o ifadeye denk gelmişseniz, filme bir yerlerden sızacaksınz.  Evet, belki babanızı, belki yarım kalan şarkının notlarını, belki elinizden alınan köklerin içinizde bıraktığı tozlarıyla karşılacaksınız ki işte o an, içinizdeki mumlar filmdeki gibi sönerken gözyaşlarınız sizi derin bir yüzleşmeye çağıracak. Sersemleyeceksiniz ama buna değecek.

Okumaya devam et

Trend

Copyright © 2016 Bilgi Sağlık. Theme by KKtmr - webtasarimi.gen.tr