Vitiligo dış derinin renk kaybına uğramasıyla oluşan beyaz plaklarla seyreden bir deri hastalığıdır.
Modern Tıp Vitiligo için gereken tedavi uygulandığında geçen iyileşen bir hastalık olarak görmektedir
Her beyaz leke vitiligo değildir. Vitiligo olduğu düşünülen rahatsızlık da vitiligo olmayabilir. Özellikle, sıkıntılı stresli bir süreçten geçmek, vitaminsizlik-gerekli gıdanın alınamaması, antibiyotik ilaç tedavileri, ağrılı, ateşli hastalıklar, uyku bozukluğu ve psikolojik bunalım bu hastalığı tetiklemektedir.
Vitiligo’da bağışıklık sistemimiz yanlış programlanarak, ciltte bulunan dost melanositleri, yani cilde renk veren hücreleri görevini kısıtlaması ile başlayan bir süreçtir.
Problemli olan bölgelerde cilde rengini veren melanositlerin kısıtlanması nedeniyle tüyler ve kıllarda da beyazlık görülür. Beyaz renge dönüşen bölgeler çeşitli büyüklüklerde olabilir. Kimi zaman görünmeyecek kadar küçük olan bu bölgeler, kimi zaman çok daha büyük boyutlara ulaşabilir ve hatta derinin büyük bir bölümünü etkilemiş olabilir.
Sıklıkla vücudun yüz, dudak, boyun, göğüs, penis, diz, dirsek ve el ve kol bölgelerinde görülür.
Problemli olan bölgeler güneş sonucu oluşan ultraviyole ışınlara karşı diğer bölgelerden daha hassas olurlar. Hastalıklı kişilerde güneş yanıklarından, veya alınabilecek herhangi bir darbelerden sonra yeni vitiligo bölgeleri oluşabilir. Vitiligo hastalığı birçok hastalıkla (tiroid, kansızlık vs.) beraber aynı anda görülebilinir.
Vitiligo’da hastalıklı bölgeler güneşin etkisiyle çevredeki sağlıklı renk melanosit hücreleri bronzlaşınca ortaya çıkar.
Yani güneş vitiligoya neden olmaz sadece belirgin hale gelmesini sağlar.
Bazı kişilerde vitiligo teşhisi yanlış konulmaktadır. Kendi alalında uzman kişiler de bazen bu yanılgıya düşmektedir. Çeşitli tahliller yapılmalı ve deride pigment kaybının ne derecede olduğu tespit edilmelidir. Her beyaz leke vitiligo değildir. Belirli bir zamanda sıkıntı veya stresli bir dönem geçiren kişiler de deri döküntüsü yaşayabilir, veya kullanılan çeşitli ilaçların yan etkisiyle de deri döküntüsü meydana gelebilir. Vitaminsizlik, iştah kaybı, uyku bozukluğu da bu hastalığı tetikleyen etmenlerdendir.
Bu rahatsızlıktan şikayetçi olan kişiler alanında uzman bir dermatoloğa gitmeli ve tahlil yaptırmalıdır. Özellikle T3 ve T4 Tiroid hormonlarına bakılmalıdır; gerekli görüldüğü takdirde beyaz bölgeden biyopsi alınarak bölgedeki pigment kaybına bakılmalıdır.
Özellikle B12 ekstra vitamin ihtiyacı tamamlanmalı, kişinin kan seviyesi düzenli olmalı, kansızlığı önleyen iştah açıcı besinler tüketmelidir.
Uzman doktorlar hastaya göre çeşitli tedavi yöntemleri uygulamaktadır. En sık başvurulan yöntem UVA, UVB ve Darband (Işın tedavisi) yöntemleridir. Işığın deriye nüfuz ederek hücrelerin uyarılması ve pigmentlerin aktifleştirilmesi amaçlanmaktadır.
Modern tıp her geçen gün ilerlemektedir. Bazı otoriteler gelecek yıllarda insanın, saç rengini değiştirebildiği gibi cilt rengini de sık sık değiştirebileceğini iddia etmektedir.