Oynayabildiğim tek spor. Yürüyüşü saymamak kaydıyla tabi.
Squash için halk arasında duvar tenisi de denilebilir ama tam olarak böyle ifadelendirilemez zira her görünen duvara karşı oynanabilecek bir spor değildir.
Ülkemizde kimi beş yıldızlı otellerde ve kimi spor merkezlerinde squash için özel alanlar bulunmakta.
Squash. Tenisin kardeş sporları arasında ve gerek oynanan yer gerek ise diğer oyun kuralları itibarıyla biraz daha farklılık gösteriyor.
Gelin biraz bu spor dalının detaylarına biraz daha yakından bakalım:
Squash raket ve topla iki oyuncu (çiftlerde dört oyuncu) tarafından oynanan bir tür raket sporudur.
Oynandığı saha bir tarafı açık, üstü kapalı bir küpü andırır. Bu saha normal bir tenis sahasından daha küçük boyutlara sahip olup, zemini parke ve duvarla
rı özel alçı veya tahtadandır.
Giysi ve raket bakımından tenise benzer ancak; Squash’in topu tenis topundan daha küçük boyutlara sahiptir ve kauçuktan yapılmıştır. Çapı 4 cm, ağırlığı ise 24 gramdır ve topun içerisinde bir damla sıvı bulunur.
Oyunculara oyun başlamadan önce 5 dakikalık bir ısınma süresi tanınır. Maçlar genellikle 5 set üzerinden oynanır. Setler arasında 90 saniye ara vardır.
11 puan üzerinden oynanır. 10-10 beraberlikte fark 2 sayı olana kadar set devam eder. Her hata sayıdır. Puanı kazanan oyuncu, servis atmaya da hak kazanır. Setler 3 (2 seti alan galip) ya da 5 (3 seti alan galip) set olarak oynanır. Set aralarında 90 saniyelik dinlenme zamanı vardır.
Her hata sayıdır. Puanı kazanan oyuncu, servis atmaya da hak kazanır.
Oyuncu, topu pervaza ya da altına, oyun alanının belirtilen çizgilerinin dışına, ön duvara çarptırmad
an oyun alanının herhangi bir bölümüne atarsa servisi kaybeder.
Oyuncu, topa bir kereden çok sayıda vurursa kaybeder.
Diğer oyuncu, topa vurmadan herhangi bir biçimde dokunursa servisi kaybeder.